Özgürlük - Rahatsizlar
-
Giden sevgilinin ardindan ilk hissedilen duygu belki de “yok canim biz sadece tartistik, daha önceleri de hep böyle tartisirdik zaten ama biz ayrilamayiz, henüz ayrilik vakti gelmedi…” diye mirildanmak olur içinden. Zaman geçer oyalanilacak seyler bulunur, “e daha yeni tartismistik üstünden biraz vakit geçsin o beni arar ya da ben ararim barisiriz” seklindeki iç konusmalara yerini birakir. Bu arada hiç bir sey olmamis gibi davranilmaya devam edilir. Henüz pes etme zamani gelmemistir…
Aradan geçen günlerin zamani arttikça bu iç konusmalar yerini “eee n’oldu simdi bitti mi?” seklini almaya baslar aynanin karsisinda. Telefonun susmak bilmez. Her defasinda iste ariyor diye heyecanin tavana vurdugu anlarda arayanin bir baskasi oldugu görüldügü an “offf” diyerek açilir telefon. O aramaz. Artik bitmistir gerçekten, anlarsin. “Bu defa gerçekten bitti” denir anilar gözünün önünde canlanirken bir bir. Inadina çalar en afili sarkilar. Hepsinde de o vardir tabi. Ondan bir seyler.
Bu bazen siz bazen de karsinizdakidir. Verilecek en dogru karar gitmekse eger, iki tarafta buna saygi göstermelidir. Giden siz degilseniz ve o hala seviliyorsa, ne kadar saygi gösterirseniz gösterin, ne kadar "peki, git!" derseniz deyin, bu içinizdeki aciyi hafifletmeye asla yetmez. En dogrusu hiçbir sey olmamis gibi hayata kaldigi yerden devam etmeye çalismaktir. Içinizde kopan firtinalar sadece sizinle alakalidir ve öyle kalmasina özen göstermek akillica olur. Zaman gene her seyi yoluna koyacaktir. Rüyanizda onu gördükten sonra sabah hala ona asik uyanmaniz, bedenlerinizin olmasa da ruhunuzun ruhuna simsiki sarilmasi, kendinizi bilinçli olarak soktugunuz bunalim bu surecin parçalaridir ve yasanmalari gerekir. Zaten bunlari yasamiyorsaniz, "ben unuttum hepsini, her seyi, çok da önemli degildi" diyorsaniz ortada büyük bir sorun var demektir. Ya çok sevdiginizi zannedip hiç sevmemissinizdir sadece kendinizi kandirmissinizdir ya da yasadiginiz onca seyi yalanlamaya çalisiyorsunuzdur ki ikisi de birbirinden kötüdür, hiç üzerinde konusmaya degmez. Inancinizi kaybettiginizde, umudunuzu yitirdiginizde gitmistir ancak...
Bir seyler koymaya baslar ama ne? Artik ona dokunamayacagini bilmek mi daha çok koyar, baskalarinin dokunacagini bilmek mi. Gözünden sakindigin sevgiline. Artik sevilmemek! Hala seven için çok zor. Düsüncesi bile agir...
Bu durumda baskalarinin mutsuzluklarini örnek verenleri dinlemezseniz bile hem bana ne ki elalemin mutsuzlugundan, bak bir sürü ayrilan var hem daha kötülerini yasayanlar da var, bana ne? Yalniz unutulmamasi gereken bir sey vardir ki o da sudur: “Bu kaybedeni kazanani olan bir maç degildir! Kaybeden geride kalan da degildir! Kaybeden siz’sinizdir. Bir daha geri gelmeyecek ama yasanilmasi için ömür adanmis iliskinizdir.
Özgürlügün siniri vazgeçebilme noktasidir, hayatta neyden vazgeçemiyorsan o konuda özgür degilsin. Vazgeçebilecek gücün olsun ama vazgeçme!!!
Bir kere gitmisse;
Bin defa kalsa kar etmez.
Gidisinde kilitli kalir yürek.
Bin defa dönse,
Hala gidisine yazilir tüm cümleler…
Bir ask için yapabilecegin her seyi yaptigina inaniyorsan ve buna ragmen hala yalnizsan, için rahat olsun. Giden zaten gitmeyi kafasina koymustur ve yaptiklarin onun dudaginda hafif bir gülümseme yaratmaktan baska hiçbir ise yaramayacaktir.
Sen kendini paralarken o her zaman bahaneler bulmaya hazirdir.
Hani agzinla kus tutsan "Bu kusun kanadi neden beyaz degil?" diye bir soruyla bile karsilasabilirsin…
Iki ucu keskin biçaktir yani…
Yaptiklarinla degil yapmadiklarinla yargilanirsin her zaman...
Bu mahkemede hafifletici sebepler yoktur. Iyi halin de cezanda indirim saglamaz.
Sen, “Ama senin için sunu yaptim” derken o, “sunu yapmadin” diye cevap verecektir ve ne söylersen karsiliginda mutlaka baska bir iddiayla karsilasacaksindir.
Üzülme, sen aski yasanmasi gerektigi gibi yasadin. Özledin, içtin, agladin, güldün, sarkilar söyledin, düsündün, siirler yazdin. “Peki o ne yapti” deme. Herkes kendinden sorumludur askta. Sen askini doya doya yasarken o kendine engeller koyuyorsa bu onun sorunu. Bir insan ek** yasiyorsa ve bu ek**ligi bildigi halde tamamlamak için ugrasmiyorsa sen ne yapabilirsin ki onun için?
Hayati iskalama lüksün yok senin.
Onun varsa, birak o lüksü sonuna kadar yasasin!
Her zamanki gibi yasayacaksin sen. "Acilara tutunarak" yasamayi ögreneli çok oldu. Hem n’olmus yani, yalnizlik o kadar da kötü bir sey degil. Sen mutlulugu hiçbir zaman bir tek kisiye baglamadin ki... Epeydir eline almadigin kitaplar seni bekliyor. Kitap okurken de mutlu oluyorsun unuttun mu?
Kentin hiç görmedigin sokaklarinda gezip yeni yasamlara tanik olmak da keyif verecek sana. Yine içeceksin rakini baligin yaninda. Üstelik diledigin kadar sarhos olma özgürlügü de cabasi...
Sen yüreginin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun aslolan yürektir. Yürek sesi ne bilmeyenler ya da bilip de duymayanlar acitsa da içini unutma; yasadigin sürece o yürek var olacak seninle birlikte. Sen yeter ki koru yüregini ve yüreginde tasidigin sevda duygusunu. Elbet bitecek günese hasret günler. Ve o zaman kutuplarda yetisen ciliz ve minik bitkiler degil, günesin çiçekleri dolduracak yüregini...
der Nazim HIKMET...
Simdi gidiyorsun, git!!!
-
Giden gitmi?tir gitti?i gün bitmi?tir, ben gideni de?il giden beni kaybetmi?tir
Grup üyesi degilsiniz.Tartışmaya katılamazsınız.
Şimdi Katıl.